Emrah Eray Sözleri

İlk şiirlerim ilahiydi ve 6. sınıfta yazmaya başladım. Dayım Hamza Yorulmaz ile birlikte hafta sonları yurdun bahçesine çıkar çimlerde karalardık. Uzun bir süre yazmadım. Ta ki üniversite ikinci sınıfa gelip aşık olup derin duygularla karaladığım, Yeşil & Beyaz İstihare'yi yazana kadar.

Her ne kadar çok iyi yazamasamda henüz yavaş yavaş harmanlanan düşüncelerimi bende bir yerlere not etmeye kararlıyım. Sözlerimide teker teker paylaşmaktansa hepsini bir başlık altında toplamanın daha uygun olduğunu düşünüyorum.

“Keçilerinizi mi kaçırmak üzeresiniz? Onları orada oyalayacak bir şeyler verin. Mesela ot gibi.”

“Başarılı olmak istiyorsanız, başarmış insanların biyografilerini okuyun.”

“Başarı için ulaştığım her başarısızlık, başarıya bir adım daha yaklaştığımı gösterir.”

“Zamandan daha fazlası gerekti; çalışmak ve sabretmek gibi.”

“Dışardan baktığınızda normaldir insan. Ya bakan normal değilse?”

“Genç yaşta olgunlaşmak iyi bir şey değildir. Yaşıtların olgunlaşırken sen çürümeye başlarsın.”

“Dünya derin bir kuyu, düşündükçe içi suyla dolan.”

“Tırtıllar gibi sürünüyoruz şu dünyada. Mezara girene kadarda o kozayı örebileceğimiz yok. Kaçımız sürünen bir havyan olarak girdiği o mezarda, başkalaşımını tamamlayıp kanat çırpacak sonsuzluğu?”

“Zaman, durmaksızın akıp giderken, içinde taşıdığı her şeyi değiştirmekten sorumluydu. Akışına karşı koyanlara ise daha gaddar davranıyor ve daha fazla yıpratıyordu. Garipti, tırtılın kanatlanıp uçması için, önceleri sürünmesi gerekiyordu.”

“İnsanlar her yerde aynı ve can sıkıcı. Rüzgârın sararmış bir yaprağı dalından koparıp sağa sola sürüklemesi gibi; her şey bittiğinde bile rahat bırakmıyorlar.”

“Ne hoş geldinler bitti, ne sağlıcakla kallar.”

“Ben herşeyi yaptıktan sonra hiçbir şey olacağım.”

“Ölüm çok geç kalmış olacak; ben çoktan yaşamış olacağım.”

“Benim hayalgücüm O'nun yaratma gücü neler yapardı neler...”

Zamanla güncellenir.